Lanetlenmiş Sokak Köpeğinin Gezintisi IV
Beraat Gökkuş’un geçen sayıda ilkini yayınladığımız üçleme şiirlerinin, ikinci ve üçüncüsü.
Söndü sokak lambaları
Pencereme düşen ışık
mezarlığın üstünden
hepten yok oldu
rahat uyusun diye ölüler
Şu kırıtan gecede
Düşmüş sokağa
kahkahalar da
çok uzaklardan
tükendi ağır ağır
Oysa gülmesini çok severdik
Bilenler bilir
Gülmesini iyi bilirdik
Omuz omuza gezmesini de
Her gece bir afeti severdik
düşe kalka yürür
semtlerinde
Kışı gömleklerimizle yakardık
Bilenler bilir
Gülmesini iyi bilirdik
Şimdi kurudu tüm yapraklar
düşünmek seni
gezinmek kıtır kıtır
mazinin üstünde
düşünmek seni
tanımadığım bir adam
İnceden ağlayan
bir motorun sesi
Söndü sokak lambaları
Pencereme düşen ışık
mezarlığın üstünden
hepten yok oldu
rahat uyusun diye ölüler
Biliyor musun ne ısıtacak bu karanlığı
Kalbimde bir delik açılıyor
Yalnızlık çınlıyor
kalbimde
Mavi duvar
ketum
bana bakıyor
Düşmüşken kuyulara
Arkasını dönüp gitmiş adamın
Bakıyorum ardından:
beni çıkarmaya yetecek misin?
Lanetlenmiş Sokak Köpeğinin Gezintisi VI (Son Akşamlar)
Son akşamlar
bir kavga yağar kapımıza
İçimiz üşür
Sızım sızım omuzlarımızda
burnumuzda
bir kavga
başımızdan aşağı
büyüyen bebeklerin üstüne
Son akşamlar gidersin
Kalır yalnız sokaklar köpeğe
Başlar dolambaç olmaya şehir
Akar her şey ve kaybolur
Son akşamlar
durur gözlerim ve gözlerin
Söyleyecek sözler kurur
Damla damla bakışlarda
Zaman küçülür
Son akşamlar kaybettiğim seni,
Şişede durduğu gibi durmaz zaman
Dolup taşar, dökülür,
akar
Yumuşar sesimiz
Yan yana yalnızlaşırız
Gelemem gittiğin yere
Son akşamlar
Bir veda
değil aramıza düşen
Fakat bir hasret içimize
Geride kalan küflü otel odaları
Son akşamlar
çürür sabaha
Gidişinle iyiden iyiye
çarşaflar kararır
İhtiyar şehir halimize dayanamaz
darılır
Son akşamlar
köşe bucak kalmaz
Baştan başa yanar
yakar
yıkılır
Şiirlerin İngilizce ve Fransızca’sını aşağıdaki linkten okuyabilirsiniz.