Hollandalı

Hollandalı

Şiir ve Kolaj: Serkan Öztürk

Kızıl sakal diye geçerdi camiada namı

Ben ona derim Hollandalı

Eski kulağı kesiklerdendi Van Gogh abimiz

Paslı spatulası cebinden eksik olmazdı

Amsterdam’ın sanat camiasında anılmazdı adı

Yaşarken!

Öldüğünde yedi düvelde duyuldu şanı

Sessizdi, bazen gergindi Van Gogh abimiz

Hasırlı sandalyesinde büzülür ağlardı

Sadece mutluyken mavi bakardı

Gözleri!

O yüzden tablolarının mavisi başkaydı

Fiyakalı mektuplar yazardı Van Gogh abimiz

Kendine has fırça darbeleri vardı

Rahmetli bazen boya bile bulamazdı

Fakirlikten!

Şimdi zenginlerin duvarlarında asılı tabloları

Çorapta, hatta külotta bile gördüm resmini

İyi ki görmedi Hollandalı bu günleri

Kendi portresini güzel çizerdi Van Gogh abimiz

Efkarlı tüterdi piposunun dumanı

Bazen gidip gelmezdi aklı

Daha gür çıksın diye kesmedi ki kulağını Şizofren!

Şimdi öldüğü yerden atar kahkahasını

Hollandalı,

görüşemedik hiç Hollanda’da

Ama muhakkak buluşalım arafta

Sarı ayçiçeği tarlasının ortasında mesela

Denk geliriz bir şekil orası da yoksa

Gelmiş geçmiş tüm insanların arasında

Mümkünse bir imza isterim senden

Sen Van Gogh, ben fan Gogh

Hayran!

Söz vermeyeyim, telaşımızı bilmem ama

Dünyadayken yaşayamadığın şöhreti sana

hissettiririm belki öteki tarafta

Şiir: Serkan Öztürk

Lapsus Dergi'ye [email protected] üzerinden ulaşabilir ve yayınlanmasını istediğiniz eserlerinizi gönderebilirsiniz.

Kalem Sürçmesi

lapsus dergi