Katilini Arayan Maktul

Katilini Arayan Maktul

şiir- Selman Ölmez

kızıl karanlıkta parlayan gümüş tabanca

çiğnenmiş izmarit konuşan dev

saçılıyor ipotekli laflar fosforlu havaya

sevmekten eskittiğim şehrin ağzında

kaç basamaklı bu köprü?

mavzer kurşunu gibi adımlar

eylülü beklerken kızgın ağustos

ve çığlıkları

ölmüş martıların

buza kazılan adalet

ummanı kaç kulaçtır bilmem!

mahşer yağar limana

geceyi geceyle yuyan adam

kendinden kendine kaçar

22.45’e koşanların ayak sesleri

eksik yolcu

balık yutmuş diyorlar!

karşı kıyının dalgasını

eriyip çözülünce karanlık

kaç şafağa sığar sonbahar

yorulup uzanınca ceset

ellerde kalıyor tüm olup biten

patlayan balon

üflenen mum

okunan şiir

yaprağı yazgılı takvim

hangisi çağırır zamanı?

saçları yosunla taranmış

kokulu toprak

kuzeyde geyiklere sarılıp

güneyde şezlong öpmek

ne farkı var ki alnındaki çizgiden?

ajandanda olmayan yaş günü

sofra kurulmadan yenen yemek

acımasız tüm mevsimler

en çok da kış

uzunca ipe dizilen

boncuklar

saçılıyor kuyumcu tezgahına

söz gümüş ya

o sana

sükût gerçekten altınsa

güneş

kavuşmasın sabaha!

Lapsus Dergi'ye [email protected] üzerinden ulaşabilir ve yayınlanmasını istediğiniz eserlerinizi gönderebilirsiniz.

Kalem Sürçmesi

lapsus dergi