Artık Ben Yokum

Artık Ben Yokum

Günlük: Öykü İnanoğlu

Fotoğraf: Alexander Krivitskiy

                                                                             Nesli’ye Mektuplar 5

 

Nesli,

Bu sefer bu mektubumu kısa keseceğim. Daha giriş kısmında süprizi bozmak istemem ama bu bir veda mektubu.

Benden trajikomik kelimesini anlatmamı isteseler, seni tanımadan önce senin yokluğunda daha az yalnız hissettiğimle ilgili bir hikaye anlatırdım sanırım. Hiç böyle bir istek gelmedi bugüne kadar. Yazık.

Bu mektubu yazma tarihim dünden önceki herhangi bir gün olsaydı eğer, şunlara benzer yazılarla karşılaşabilirdin;

Sen yanımda değilken endişe içinde çarpıyor kalbim

Biri seni benim gülümsettiğimden daha uzun gülümsetebilir diye

Ya senin sevdiğin benim bilmediğim bir filmden alıntı yapan birine, daha yakın hissedersen kendini?

Uyku tutmuyor gene…

Ama öyle güzel uyudum ki dün. Dün ilk defa çok güzel uyudum ben Nesli. Akşam erken yattım ve o senin hiç sevmediğin yatak odası perdelerim çekilirken; sonunda sabahın ilk ışıklarını -aylardan sonra ilk defa- uykumu almış vaziyette gördüm.

Ve şimdi gözümdeki perdeler de çekilirken fark ediyorum.

Önceden yaşanmışlıkların yarattığı boşluklara bağlı davranış bozukluklarının savunması imiş; “Neysem oyum.”
Neyse güzel kadın,
Artık ben yokum.

 

                                                                              Nesli’den Mektup

Merhaba,

Sana ne yazacağımı bilemedim. Şunu bilmeni istedim sadece, seni duyuyorum. Gönderdiğin tüm mektupları okudum. Gözlerimde tavşanlar mı? Battaniyesine sarılmış çocuk… Dediklerin genelde bana hiçbir şey ifade etmese de, hepsini okudum yazar arkadaşım. Adını bilmiyor ve bahsettiğin olayları birlikte yaşamış olabileceğim insanları düşünmeye çalıştıkça kim olduğunu çıkaramıyorum. Sadece bir yazar olduğunu tahmin edebiliyorum. İçli, duygusal ve biraz çocukça bir yazar. Evet ben Nesli, ama senin Nesli’n değilim. Keşke olsaydım. Hayatımda düşünemiyor hatta hayalini bile kuramıyorum ki senin Nesli’ni sevdiğin kadar biri beni sevmiş olsun.

Bana elveda etmişsin. Yaşanmamış bir ilişkinin sonu bir insana acı verir mi? Bana verdi. Canlandırdım kafamda. Ne güzeldir kim bilir; karşılıksız sevilmek. İnsansın tabii sinirleneceksin, fakat günün sonunda her şeye rağmen sevilmeye devam etmek. Kim bilir ne kadar güzeldir?

Yazar arkadaşım lütfen yazmaya devam et. Dilersen sessiz kalmaya devam ederim. Avuçlarımla kalbini elime almayacağıma değil ama sana kan pompalayan o yaşam enerjisini sıkıp yerinden çıkartmaya çalışmayacağım konusunda seni temenni edebilirim.

                                                                                                                                             İmza,                                                                                                                                                                                                                            Filhakika nâmümkün Nesli

Lapsus Dergi'ye [email protected] üzerinden ulaşabilir ve yayınlanmasını istediğiniz eserlerinizi gönderebilirsiniz.

Kalem Sürçmesi

lapsus dergi