Eylül Alınganlığı
Şiir: Zehra Erten
Fotoğraf: Guilherme Rossi
Sana şiirler yazmayacağım eylül
Bırakacağım bütün mısraları şairlere
İnan hiç tadım yok bu güz
Ne düşen yaprağına ağıt yakacağım ağaçların
Ne griye çalan mavisine
Sitemler yazacağım göğün
Sana şiirler yazmayacağım eylül
Pastırma yazlarının yaşanmadığı bir iklime düştü kaderim
Burada insan anlamıyor mevsim geçişlerini
Ne tarhana zamanını bekleyebiliyorsun
Ne turşu kurabiliyorsun
Ansızın geliyor işte hüznün ve ayazın mevsimi
En çok yakışırdın
Ey hüzün bana,
Artık dar geliyorsun ruhuma
Ama ben gene de sana şiirler yazmayacağım eylül
En çok İstanbul’da sevmiştim seni
Nasıl ılıksındır
Nasıl şahane şimdi orada
Bir Teoman şarkısı şu günlerde dudaklarımda
Biliyorum hâlâ çok güzel
Sonbahar İstanbul’da
Yaşadığım onca eylül hatırası
Yeter beni burada yaşatmaya
Söylemiştim, biliyorsun
Şiir yazmayacağım bu defa sana
Kız Kulesi’nin kızıl eteklerinde
Başlayan ve biten günler gibi yüreğim
Otağtepe’de hazan yaprakları mı
Yahya Kemal’in Endülüs’te Raks’ı mı
Üç defa kırmızı?
Sıcak çikolatayla içtim
Tutmadı Boğazda demli çayı
Bir kış keki hayal ettim
Bir de dost yanına
Eski günlerin levhası
Sorma, şimdilerde dizlerimde bir sızı
Eylül almışım biraz
Başımda bir sonbahar algınlığı
Biraz yüreğim akıyor
Ruhumda hafif bir sarsıntı
Yok doktora gitmeyeceğim
Emrimde tüm ada çayları,
Yazın gülen yüzlerini kuruttum
Şifa olacak bana kuruları
Gözlerim apansız ıslanıyor
Hüzün alerjisi sanırım
Şarkılar da işe yaramıyor şu sıralar
Şiir diyetine girdim
Okumuyorum artık Nazım’ı,
Şairlere kırgın değilim
Umursamıyorum bile açıkçası
Bıraktım istedikleri gibi yazsınlar
Dünyalarındaki sonbaharı
Belki bakır ormanların kalbine yürür dururum
Görmezden gelip eylül seni
Sarı kırmızı akislerin göllerde
Çağırsa da kendine
Söyledim ya işte zorlama beni
Sana şiirler yazmayacağım eylül
Üzme artık beni
Edebiyat öğretmeni. Kıyıya Vuran Hisler ve Ayrılık İzi Var Gözlerimde şiir kitaplarının yazarı. İki delikanlı annesi. Doğa sever, müzik sever, hüzün sever. Şiirde çiçek, çiçekte şiir fotoğrafı çeker.