Hayat Sigortası
Deneme: M.Esat Özen
Fotoğraf: Levent Simsek
Birdenbire bitti her şey. Gün, tütün, otuz senesi ömrün, birdenbire bitti. Pek bir şey anladığımı iddia edemem. Hayat sigortası yaptırmayı düşünüyorum bu yüzden. Bir hayat sigortam olursa diyorum, en azından belli bir süre idare edecek kadar bir şeyler bırakmış olurum ardımda. Ardımda bir şey bırakamadan bitmesini istemiyorum her şeyin. Her şeyin birdenbire bittiğine genç yaşınızda şahit olduysanız, bu hayatın da her an bitebileceğine çok kolaylıkla inanabilir ve onun için hazırlık yapmak isteyebilirsiniz bittabi.
Ama ben her an bitebileceğine yürekten inandığım hiçbir şey için hiç hazırlık yapmadım. Her şey birdenbire biterken de yine hiç hazırlığım yoktu. Birdenbire dımdızlak ortasında kaldım dünyanın, kıtaların ve hayatın. Birdenbire çoğaldım, birdenbire yapayalnızlaştım. Ne olup bittiğine dair hâlâ bir fikrim yok. Bildiğim tek şey birdenbire biterken her şey, bir şekilde hayatın devam edebildiği idi. Onun da birdenbire bitebileceğine dair zerre şüphe duymasam da devam edişini de bir şekilde sineye çekebiliyorum.
Yeniden araba alabiliyor, kira kontratı imzalayabiliyor hatta faizler yükselmeden bir ev almayı dahi düşünebiliyorum bazı zamanlar. Bazı zamanlarda da bir hayat sigortası yaptırsam iyi olur diyorum. Hepi topu 15 dolar ayda. Ayda iki kahve parası karşılığında hatırı sayılır bir şeyler bırakabilirim arkamda. Devlet güvenceli üstelik.
Her şeyini birdenbire kaybetmiş insanlar için arkasında bir şeyler bırakabilme ihtimalini bilmek dahi büyük bir teselli kaynağıdır çoğu zaman. Daha da ne beklenir ki hayattan, daha fazla da ne istenebilir ki otuz yaşında… Ah, tabii bir de güzel bir profil fotoğrafı düşlenebilir elbette. Rengârenk bir günde, hayat dolu giysilere saklanıp, afili bir kahkaha ile fotoğrafınızı taçlandırabilirsiniz. Kim bilir belki biraz düzeltme ile bayağı fiyakalı bir profil fotoğrafına dahi sahip olabilirsiniz. Mutlu gözükebilirsiniz mesela. Her şey yolunda gibi çıkabilirsiniz biraz rötuşla pekâlâ. Ama ben yine de bir hayat sigortasını düşünün derim. Bir fotoğraftan fazlasını bırakmak için şu üç günlük dünyada.
Deneme: M.Esat Özen