Nehir Güncesi
Şiir- Emre Birdal
Fotoğraf- Jacub Gomez
Çiçeği hep burnunda kalacak
Bir kış güneşinde -ne cesaret- kalbi yarıp
Cemreyi bekleme sabrını göstermeden
Dal budak salan
Göğe ser çeken
-nasıl bir çarpıntı, ne yüksek dalga-
Ürkek sarmaşık sevdamın.
Çay ve kahve buğusuyla
Camımdan siman sızacak.
Apansız bir Ankara ayazında
Bir de fişek gibi bahar hızında
Koyamam hiçbir cebime ellerimi
Çatlasınlar çizgi çizgi
Yetmez mi yarık yarık?..
Havada kalıyorsa yapayalnız
Ve simsiyah bir kelebek ömründen
Daha tez gelecekse ayrılık…
Daha çok gözüme batıyor şimdi
Âşıkların mecaz yollu bakışmaları
(Derin, çok derinmiş yatağı akıntının
Bundandır birbirlerine yakışmaları)
Daha bir kulak kabartıyorum
Fısıltıyla söylenen itiraflara
Közleri körükleyen şarkılara
Böyle dolar bir canın güncesi demek.
Bir buket gülle dolaşıyorum
(B)ağrımı akşam rüzgârına aça aça
Sokakların kıyısız kalabalığında.
Uzatamam sana koyacak yerin yok
Leylî ve umman yüzünden başka
Fikrimin fetret, gönlümün hayret
Çağında, kıskaç bir geçmişi
Adım adım seninle aşıyorum.
Ne diyeyim
Yaptın yapacağını işte
Burnumda tütüyorsun.
şiir- Emre Birdal